Hazırı yok maalesef, siz yetiştireceksiniz.
Herkes yanıla yakıla "tak fişe çalıştır" kalibresinde teknik personel, uzman, yönetici arıyor. Ancak kim kaybetmiş ki başkası bulsun. Türkiye'nin en önde gelen holdingleri bile hazırı bulmanın peşindeler. Kimse yetiştirmenin mecburiyet olduğunun farkında değil, farkında olsa bile bu meşakkate kalkışamıyorlar. Sonuç olarak hazıra dağ dayanmazdı ve nitekim dayanmadı.
Şu an için ülkemizde nitelikli insan stoğu bitti, tükendi. İstihdam piyasası adeta kıraç bir bozkıra dönüştü. 90'lı yılların başında da benzer bir durum vardı ülkemizde. Dünya değişiyordu ve hazırda çok az uzmanlık alanı ve burada yetişmiş uzman vardı.
O dönem büyük holdingler kurucu liderleri önderliğinde her alanda (insan kaynakları, üretim, planlama, satış, satınalma, ürün geliştirme vb.) teknik personel ve uzman yetiştirme programları yaptılar. Bu programlar birçok insanı sıfırdan aldı, belli bir yere getirdi.
Ancak yıllar geçti aradan, bu programlar bir kenara atıldı. Hazıra dağ dayanmadı ve tüm rezervler tükendi. Şu anda tekrardan böyle bir harekete ihtiyaç duyuyor ülkemiz. Tüm holdinglerin fonksiyonlar bazında yeni uzmanlık programları açması, uzmanları yetiştirmesi ve bu uzmanları alanlarında deneyim kazandırması gerekiyor.
Tabii ki bu teknik personellerin ve uzmanların hepsi yetiştikleri yerde kalmayacaklar. Bazıları terfi ederek, bazıları farklı sebeplerden dolayı başka şirketlere gidecek, ancak unutulmamalı ki bu kaynak yine ülkemizde kalacak. Bu programlar yalnızca yönetici yetiştirmemeli.
Özellikle yazımın başında belirttiğim kritik teknik personel ve uzman yetiştirmeye odaklanmaları gerekiyor. Nitekim baktığımız zaman şu anda tüm uzmanlık alanlarında nitelikli iş gücünün eksikliğiyle karşı karşıyayız. Bu eksiklik İstanbul başta olmak üzere tüm büyük şirketlerde olduğu gibi Anadolu'da yer alan firmalarda artarak devam ediyor.
Devlet yönetiminde bu gelişim programlarını destekleyerek nitelikli iş gücü yaratılması sürecinde aktif görev alması gerekiyor. Bu arada üniversitelerdeki bilgi ve deneyim eksikliğinin de altını çizmemiz lazım. Bu yüzden üniversitelerimizde bu uzmanlık geliştirme sürecinde aktif rol almaları, kendi gelişimleri için fayda sağlayacaktır.
Bir davet ile yazımızı sonlandıralım: İdealleri için insana yatırım yapmakta çekilmeyecek büyük grupları tekrar görev başına bekliyoruz. Ağabeyleri, ablaları 90'lı yıllarda bunu yaptı ve başardı. Siz de yapabilirsiniz, hatta bugünün teknolojik ortamında daha iyisini yapabilirsiniz.
Daha Fazla Daha Az